Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş döneminde, Türkiye Cumhuriyeti kuruluncaya kadar büyük acılar çekilmiş; bu acılar, atalarımızın yüreğinde derin yaralar açmıştır. Buna rağmen büyüklerimiz ve bizim kuşağımız; bu acıları genç nesillere anlatmakta çekimser davranmaktayız. Bizlerde; geçmişin yaralarını tazelemek yerine, geleceğe bakmak; böylece "intikam duygusu gütmeyen barışsever nesiller yetiştirmek" anlayışı hâkimdir. Diğer yandan, bu süreçteki ana rolleri oynamış olup 1815'ten beri "Şark Meselesi" hedefini gütmekte olan "Batı", milletimizle yaşadığı olayları hep canlı tutmuş ve tarihsel gerçekleri çarpıtarak tek taraflı bir tarih anlatımı oluşturmuştur. Böylece Batı, Türkleri "zalim" göstererek küçük düşürmeye çalışmış; kendi zalimliklerini ise örtbas edip "masum" göstermiştir. Bunları yeni nesillere, eski düşmanlarımıza kin tutmaları için değil; bunlardan çıkarılacak dersleri iyi öğrenmeleri için aktarmamız gerektiğini düşünen bizler bu çalışmada, günümüzdeki kişilerin hafızalarında yer etmiş ve Osmanlı'nın acılı çöküş sürecini içeren anıları derlemeyi amaçladık. Ulusumuzdaki bu hafıza boşluğunun, derlenen anılarla kısmen de olsa giderileceğini; bu anıların bugünü daha iyi anlayarak geleceğimize daha sıkı sarılmamıza katkı sağlayacağını düşündük. Kitabımızda sizlere, 1831-1922 dönemini içeren ve 87 kişiden derlediğimiz 152 anıyı sunmaktayız.