17 Şubat 1926, Türk toplumunda kadınlar için çok önemli bir tarihtir. Türk Medeni Kanununun 93. yılı kutlu olsun. Bu kanun Cumhuriyet Devrimlerinin en temel taşlarından biridir.
Osmanlı Devleti yasalarında, erkeğin üstünlüğüne dayanan bir düzen vardı. Bu durum Laik hukuk anlayışına uymuyordu.
Mustafa Kemal, yeni bir kanunun çıkacağının müjdesini daha 1923 de, Bursa’da yaptığı bir konuşmada vermişti. “Bin yıl önce yaşayan bir toplum için yapılan yasalarla, bugünkü toplumları yönetmeye kalkışmak gaflettir, cehalettir.” diyordu.
Dini esaslara göre düzenlenmiş olan Mecelle, yeni kurulan genç Cumhuriyetin kitabı olamazdı.
Görevi, yakın çalışma arkadaşı, Cumhuriyet Devriminin kuramcılarından, dönemin genç Adalet Bakanı, Mahmut Esat Bozkurt ‘a verdi.
M. E. Bozkurt’ un,İsviçre Medeni Kanununu inceleyerek ve Türk toplumuna uyarlayarak kaleme aldığı yasa, 17 Şubat 1926 da TBMM’de oybirliği ile kabul edildi.
Bu yasa ile Kadınlar öncelikle insan sayılmış, kul olmaktan kurtulup birey olmuştur.
Bu yasayla :
-Erkeğe tek eşlilik esası,
-Evlenme yaşının 17 olarak belirlenmesi ve resmi nikahın kabulü,
-“Boş ol“yerine mahkeme kararı ile boşanma
-Kadınlara evlenme, boşanma, mal varlığı, miras gibi haklar açısından erkeklerle eşitlik
-Kadınlara istediği mesleğe girebilme hakkı
-Mahkemelerde tanıklık yapma hakkı verilmiştir.
Toplumsal hayatın çağdaş kurallara göre düzenlenmesinin sağlanması gayrimüslim halkı da etkilemiştir. Lozan Anlaşmasının kendilerine tanıdığı haklardan vazgeçerek Türk Medeni Kanununa uymak istemişler ve istekleri kabul edilmiştir.
Cumhuriyet Kadınları olarak, Büyük Önderimiz Ata’mızı ve dönemin yürekli Adalet Bakanı M. E. Bozkurt ‘u saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. Türk Kadınları olarak Atamızın ve Cumhuriyetimizin bize kazandırdığı haklarımızı asla geri vermeyeceğimizi ilan ediyoruz.
CKD GENEL MERKEZİ